Babacan: Asgari ücret zammı en az yüzde 50 olmalı

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Yeni Yol grubunda yaptığı konuşmada Türkiye ekonomisinin mevcut durumunu eleştirirken, özellikle düşük gelirli vatandaşların yaşadığı mağduriyete dikkat çekti. Babacan, asgari ücrete yapılması gereken zammın en az yüzde 50 olduğunu belirterek, “Geçen seneden alacak 15, bu senenin enflasyonu 30, 5 de refah payı, yüzde 50 eder. Bunun haricinde yapılan her hesap kul hakkı doğurur” dedi.

Babacan, emekli ve dar gelirli vatandaşların geçim sıkıntısına vurgu yaparak, “Emeklimiz, asgari ücretlimiz sadakaya, fitreye muhtaç oldu. Türkiye üç kuruşla hayatta kalmaya çalışanların ülkesi oldu. Koskoca ülke Survivor setine döndü” ifadelerini kullandı. Açlık sınırının asgari emekli maaşının neredeyse iki katına çıktığını ve gelir adaletsizliğinin tarihî boyutlara ulaştığını söyledi.

Engelli haklarına değinen Babacan, “Engelli bireylerin önündeki engeller, aslında toplumun önündeki engellerdir. Onların yaşamını kolaylaştırmadan gerçek bir sosyal devletten söz edemeyiz” sözlerini aktardı.

2026 bütçesinde sosyal yardımlar ile faiz ödemeleri arasında uçurum olduğunu belirten  Babacan, “Toplumun yardıma en çok ihtiyaç duyan kesimlerine ayrılan ödenek, parası olup faize yatıranlara ödenecek rakamın sadece üçte biri” dedi. Ayrıca kamudaki maaş zammı uygulamalarını eleştirerek, “Bütçeyi hazırlayanlar kendi maaşlarını son dakikada artırıyor; bu tamamen plansızlık, savrukluk ve adaletsizliktir” ifadelerine yer verdi.

Babacan, Türkiye’de derinleşen yoksulluk sorununa çözüm olarak DEVA Partisi’nin uzun süredir savunduğu “asgari gelir desteği” modelini hatırlatarak, “Hiçbir aile yoksulluk sınırının altına düşmeyecek” dedi.

Tarım politikalarındaki eksikliği ve kalıcı yaz saati uygulamasının yol açtığı sorunları da eleştiren Babacan, “Türkiye'nin normal bir saat düzenine dönmesi lazım. Tarımda ürün bazlı planlama yapılmıyor, alarm zilleri çalıyor” ifadelerini kullandı.

Son olarak gençlere seslenen Babacan, iş ve eğitim fırsatları konusunda eşitlik ve özgürlük vaat ederek, “İş beğenmiyorsun lafını işitmeyi değil, beğeneceğiniz işi ve maaşı vaat ediyoruz” dedi.